Cambridge Alternatif Finans Merkezi‘nin (CCAF) yayımladığı yeni bir rapor, Bitcoin madenciliğinin küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 0,10’unu oluşturduğunu belirtirken, Bitcoin Madencilik Konseyi’nin son araştırmasında ortaya koyduğu rakamaları çürüttü.
Rapor, Bitcoin Madencilik Konseyi’nin Araştırmasını Yalanlıyor
Rapora göre, bu rakam yılda 48,35 milyon ton karbondioksit emisyonu anlamına geliyor. CCAF, ayrıca güncel verilere göre Bitcoin madenciliği için kullanılan enerjinin yüzde 37,6’sının sürdürülebilir kaynaklardan geldiğini tahmin ediyor. Rakamlar, Ocak ayındaki Bitcoin madenciliğinin coğrafi dağılımına dayanıyor. Son verileri ele alan CCAF, bu verileri farklı bölgelerde elektrik enerjisinin nasıl üretildiğine dair kamuoyuna açık bilgilerle birleştirdi. Rakamların gaz ateşleyicisi kullanımı, sayacın arkasında üretilen enerji ve atık ısı geri kazanımı gibi “emisyonları azaltması beklenebilecek etkinlikleri” yakalamadığını belirtmek gerekiyor. Cambridge Bitcoin Elektrik Tüketimi Endeksi‘nin proje lideri ve raporun yazarı Alexander Neumueller, “Bunun tespitini yapabilmek için elimizde yeteri kadar veri yok.” dedi.
CCAF’ın sürdürülebilir enerji kullanım yüzdesine ilişkin tahmini, Bitcoin Madencilik Konseyi‘nin madencilik şirketlerini araştırdıktan sonra 2022’nin ikinci çeyreğine atıfta bulunarak ortaya attığı yüzde 59,5’lik sürdürülebilir enerji kullanımı ile tezat oluşturuyor. Rapor, Bitcoin’in doğaya olan zarar verdiğine inananlar ile aksine iklim değişikliğiyle mücadeleye yardımcı olabileceğini düşünenler arasındaki tutarsızlığı ortaya koyuyor. Raporda, “Her iki tarafın argümanlarına rağmen, bazı iddialar oldukça zor ve aşırı basitleştirmeye dayalı görünürken, diğerleri yetersiz bilgilere dayanıyor. Her iki taraftaki çıkar grupları, kamuoyunu kendi lehlerine etkilemek ve politika yapıcıları düzenlemelerin gerekliliği konusunda ikna etmek için yorumlayıcı otorite için yarışıyor.” ifadesi yer alıyor.
Beyaz Saray‘ın bu ayın başında yayımladığı “Kripto Varlıkların Amerika Birleşik Devletleri’nde İklim ve Enerji Etkileri” başlıklı raporda, düzenleyicileri sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik çalışma yapmaya teşvik ederken, başarısız olunması durumunda yönetimin veya ABD Kongresi’nin yasakları değerlendirebileceği belirtilmişti. Öte yandan, raporda Bitcoin madencilik tesislerine enerji sağlamak için kullanılan belirli enerji türlerinin emisyonlar üzerinde olumlu bir etkisi olabileceğine dikkat çekilmişti. Beyaz Saray raporuna yanıt veren Bitcoin madencilik şirketi Marathon’un CEO’su Fred Thiel, ABD’li düzenleyicilerinin Bitcoin madencilerinin fosil yakıt bazlı enerji kaynakları için yenilenebilir enerji teşvikleri oluşturması gerektiğini söyledi.
Sera Gazı Emisyonu Düştü, Ancak…
CCAF’ın bulgularına göre, Bitcoin madenciliğinden kaynaklanan sera gazı emisyonlarının mevcut yıllık tahmini (21 Eylül itibariyle) 2021’e göre yüzde 14,1 daha düşük. Raporda, “Madencilik kârlılığındaki önemli düşüş, hash rate’deki önemli artışlara rağmen elektrik tüketiminde düşüşe yol açtı.” ifadesi yer alıyor. Gelir düşüşü madencileri daha eski ve daha az verimli donanımları kullanmayı bırakmaya teşvik ettiğinden, madencilik donanımının verimliliğinde olası bir artışa işaret ediliyor.
Neumueller, “Hash rate artsa bile, cihazların verimliliği artıyorsa bu mutlaka artan elektrik tüketimi talebine dönüşmez. Madenciler rasyonel ekonomik ajanlardır. Sadece koşmuş olmak için bir şey çalıştırmazlar. Kârlı olmayan cihazları kapatıp daha kârlı olanlarla devam edeceklerdir.” değerlendirmesinde bulundu.
